'KADIN CİNAYETLERİ NASIL ÖNLENEBİLİR' SORUSU ÜZERİNE BİR BEYİN JİMNASTİĞİ..

Kozan, bazılarına göre sıkıcı bazılarına göre ise kaleleriyle, tarihi yapılarıyla, akarsularıyla, yaylarıyla yemekleriyle - özellikle ciğer kebabıyla sevilesi ve eğlenceli bir şehir...

Çoğu zaman bu kenti sıkıcı bulduğum fazlasıyla doğrudur. Aslında bir yönüyle şehirleri güzel ve sevimli kılan mekanları ve insanlarıdır.

İlçemizde ki sevimli ve huzur veren mekanlardan bir tanesi Akdağ Hurmalı Konak... Sahibi ve hoş sohbet işletmecisi Amir Akdağ beyefendi aslında eğitim bilimleri mezunu, yani bir eğitimci. Eğitim danışmanlığı ve 30 yıldır özel eğitim alanında çalışmalar yapan bir isim.

Bir - iki haftada bir konağa uğrar, şömine başında sıcak çayımı yudumlar, Amir bey ile sohbet ederiz...

Bu hafta ki sohbetimizin konusu 'kadın cinayetleri önlenebilir mi' sorusuydu.

Amir bey; "Kadın cinayetlerinin önlenebilirliği üzerine ciddiyetle kafa yormak lazım. Bütün kadın cinayetleri belki önlenemez fakat bazılarının önlenebilmesi mümkün gibi gözükmekte. Bu nedenle sebeplerine göre kadın cinayetlerini incelemekte fayda var."

"İlişkimize son bir şans daha ver..."

Amir bey cinayetlerin sebepleri üzerine şöyle diyor; "Ayrılıklardan sonra son bir şans görüşmelerinde, cinayetle sonlananlar incelendiğinde genellikle son sözün, 'sen erkek misin, senden o nafakayı söke söke alacağım, ömür boyu bana çalışacaksın' gibi söz olduğu görülmekte.

Burada amacımız katili aklamak veya hafifletici sebepler yaratmak kesinlikle değil!

Burada amaç; son bir şans görüşmelerinden kadının şiddete uğramadan veya cinayete kurban gitmeden, taraflardan her ikisinin zararsız bir şekilde bu görüşmeyi sonlandırabilmesini sağlamak.

Çünkü cinayetle biten görüşmeden sonra erkek ya hapishaneye ya da intihar ederek mezara gidiyor. Cinayete uğrayan kadın zaten bu dünyaya veda ediyor. Var ise çiftin çocukları yaşadığı bu korkunç travma ile bir ömür geçirmeye mahkum edilerek yetiştirme yurtlarına gönderiliyor.

O son sözler söylenmeseydi; 'bak hayatım biz anlaşamıyoruz, sen iyi bir insansın çocuklarımın babasının, ayrı olsakta onları birlikte büyüteceğiz. Evet şu anda nafaka veriyorsun. Fakat ben de iş bakıyorum, yakın zaman da bana nafaka ödemeyeceksin. Yeniden sende kendine bir hayat kurarsın' diyen bir kadın, eşi yada eski eşi tarafından öldürülebilir mi?"

Peki Amir bey, kadınların veya erkeklerin sinirlerine hakim olarak, kriz anında böyle söyleyebilmeleri için ne yapmalı?

Amir bey; "Klasik gibi gelecek ama eğitim şart."

Ama nasıl bir eğitim?

Amir bey; "Çocuklarımız doğduğu andan itibaren onları sevgiyle yetiştireceğiz, şiddet uygulamayacağız. İkinci konu, erkeğin kadına karşı üstün olmadığı düşüncesini küçük yaştan itibaren çocuklarımıza öğretmeliyiz."

Peki kriz anında kadın ölümden nasıl kurtulabilir?

Amir bey; "Aslında bu soruyu şöyle cevaplayayım. Bir baba olarak kızımın bir başka erkek tarafından - erkek arkadaşı veya eşi tarafından şiddete uğrayacağı kaygısı bu toplumun bir bireyi olarak benim de yaşadığım bir kaygı. Bu konuda kızıma nasihatim hep şu olmuştur; 'kızım, ayrılma aşamasına geldiğin bir ilişkiyi bitirirken, karşındaki insanı rencide edici, onurunu incitici, küçük düşürücü, onu tahrik edici sözlerden daima uzak dur. Kırmadan dökmeden ilişkini sonlandır.'

Kızımın erkek arkadaşlarıyla ve oğlumla oturup konuştuğumda ise daima onlara aynı şekilde, her ilişkinin bitebileceğini fakat önlerinde uzun bir yaşam olduğunu anlatırım ve kimsenin kimseye şiddet uygulama halkının olmadığını hatırlatırım.

Nasihatlerimin kızımı şiddetten mutlak surette koruyacağından emin değilim ancak şiddet görme olasığını azaltacağına eminim.

Bu konuların önceden konuşulması; kız - erkek farketmez, kriz anında öfkelerini kontrol edebilmeleri ve şiddetten uzak durmaları konusunda etkili olacaktır."

Amir beyin, bir eğitimci gözüyle kadın cinayetleri, karı - koca anlaşmazlıkları veya ilişkiler üzerine görüşleri bu şekilde.

Kendisine bu güzel sohbet için teşekkür ediyorum. Kadın cinayetlerinin yaşanmadığı, insanın insandan yaşam hakkı anlamında üstün olmadığı bir Türkiye'de yaşamak ümidiyle...

Tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun. Bir sonraki yazıda buluşuncaya dek, sağlıcakla kalın.